REFLÜ HASTASI KİME DENİR?

REFLÜ HASTASI KİME DENİR?

Halk arasında reflü şikayeti çok yaygındır; adeta benim reflüm var, senin reflün var, onun reflüsü var. Ama hekim olarak reflü hastalığı var diyebilmemiz için olmazsa olmaz şartlar var.

Reflü hastalığının şartları nelerdir?

Bunlardan biri hastanın şikayetleriyle reflü şikayetlerinin uyumlu olması, bunların da en başında hastanın kullandığı asit düşürücü ilaçların hastanın şikayetlerini azaltması ya da ortadan kaldırması gelmekte.

Madem ana sorun midedeki asit ve bu asidin çıkıp yemek borusunu yakmasıdır, öyleyse biz bu asidi ilaçlarla azalttığımız zaman şikayetlerin zamanla geçmesi lazım. Eğer böyle değilse o hasta reflü hastası değildir, altında başka bir şey aranmalıdır.

İkincisi, bu şikayetler birebir uyuyorsa yapılan endoskopide yemek borusundaki yaranın görülmelidir. Görmek de yetmez, görüntülenerek belgelenmelidir. Bazen yara olmadan da reflü diyoruz, onlarda da 24 saat yapılan asit kontrolünde reflü ile uyumlu bulguların bulunması gerekir.

Bunlar olmazsa o hastaya reflü hastası diyebilmemiz mümkün değildir

REFLÜ HASTALIĞININ TEDAVİSİ NASIL OLMALIDIR?

Reflü hastalığının tedavisi en başta tıbbidir. Bu hastaların kilo vermesi, sıkı elbiselerden kaçınması, akşam yatmadan önce yemek yememesi, son yemekle yatağa girme arasında 3 saat vermesi, yüksek yastıkta yatması gibi tedaviler önerilir. Bunun yanında hastaya mide asidini azaltan ilaçlar verilir.

Hastaların büyük kısmı verilen bu tedavilerle büyük ölçüde rahatlar. Ancak hastaların yüzde 25’i gibi küçük bir bölümünde hastalık ilerleyicidir. Şikayetleri giderek artan bu hastalarda cerrahi tedavi düşünmek gerekir.

Bir başka hasta grubu daha vardır ki bunlar tedaviye inatçıdır, bunları önceden biliriz. Reflüde asidin dışında safra reflüsünün bulunduğu hastalar. Özafagusa safra reflüsü varsa, bu hastalarda kalıcı tedavi imkanı son derece zordur.